Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi , sa.2, ss.477-495, 2020 (Hakemli Dergi)
Türkiye’de 1980’ler sonrası ortaya çıkan kentsel dönüşüm uygulamaları ilk zamanlar çöküntü alanlarına yönelik fiziki müdahale olarak algılanmıştır. Günümüzde bu algı değişmiş ve kentsel dönüşüm, ekonomik, sosyal ve mekânsal boyutuyla da incelenmesi gereken bir kentsel planlama aracı olarak ele alınmaya başlanmıştır. Türk hukukunda kentsel dönüşüm uygulamalarını düzenleyen tek bir kanun bulunmamakla birlikte, kentsel dönüşüm sürecinde yararlanılan, iş bölümünü düzenleyen, idareler ve mal sahipleri arasında koordinasyonu sağlayan, kamulaştırma sürecini içeren farklı kanunlardan yararlanıldığı bilinmektedir. Kentsel dönüşümün mevzuat kapsamının geniş olmasına rağmen, düzenlemeler arası farklılıkların olduğu sıklıkla tartışma konusu yapılmaktadır. Kentsel dönüşüm sürecinde hak sahipleri ile idareler arasında ortaya çıkan hukuki uyuşmazlıkların çoğunlukla kamulaştırma, değerleme ve planlama sürecine ilişkin olduğu tespit edilmiştir. Araştırmada incelenen mahkeme kararlarında, kamulaştırma işlemlerinin ve kentsel alana yönelik planlamanın yasal mevzuata uygun yürütülmesi ve mülkiyet hakkının korunması ön plana çıkarılmıştır.